25 Kasım 2011 Cuma

Mehmet Gülmez/ Alevi Ocakları


Mehmet Gülmez/ Alevi Ocakları
hacibektasMehmet Gülmez/
ALEVİ OCAKLARI.

Alevilikte Ocak sistemi toplumun tarihsel yaşamının ana kromozonları gibidir. Toplumun yaşam sisteminin belirleyici kurumlarıdır.

Bu ocaklara sadece ‚keramet gösterdi, en etkini oldu, en yükseği oldu, falanca ocak filanca ocağı keramet de geride bıraktı’ Filan Zat diğerine gösterdiği kerametle üstadı oldu, gibi açıklamalar gerçeğe ulaşmada yeni kuşakların işine yarar bir izah tarzı değildir.
Aynı zamanda bu izah tarzı Erenler felsefesine,  Tasavufuna asla yakışmamaktadır.
Ocaklara, Varoluş sebebi ve felsefesinin irdelenmeden işlenmeden getirilen tüm yorumlar gerçekten uzaklaşmayı beraberinde taşımaktadır.

ERENLERDE NÜFUZ YARIŞI.
Gerçek Erenlerde nüfuz yarışı yoktur. Aksine Erenler birbirlerini baştacı ederler.
Burada beş harften oluşan bir şifre yazıyorum.  C=TRPM.  Şimdi bu harflerin açılımına bakalım.
Bu beş harften oluşan şifre İqrar bağları dönüşümünde yaşayan bir toplumun sırası ile evreleri basamaklarıdır.
T=Talip, bu yolun ilk kapısı aynı zamanda temel insan kaynağıdır. Talip olmayan Rayver, Pir, Musır olamaz.
R= Rayver kendisine ulaşanı yola hazırlayıp Pire ulaştırandır.
P=Pir, Talip olanı pişiren Musır kapısına götürendir. Hak ile Hak olmanın er demine ulaşandır.
M= Musır ehli kamil basamağına çıkmış, Hakikate eren, Hak ile Hak olmanın er demine ulaşan son makamdır.
C=Cem. Toplumun ibadette, yaşamda, adalette, düzennde her anlamda tüm yaşamının sorgulandığı ve düzenlendiği en üst makamdır.
Cem, zaptiyesiz, zorsuz, tüm canların özünü alenen ortaya serecek kadar kutsal ve aşılmaz ondan ötesinin Dünya yaşamında olmadığına inandıkları bir çatının adıdır.
Elbette ki bir kaç sayfalık yazı ile bunlar izah edilmez ama, kısaca özü budur bu kusursuz İqrar Şifresinin.

KİM KİMDEN YÜKSEKTİR?
İqrar da büyük küçük olamaz
Pir makamı daha yüksek olsada
Hangi can Hakka yakın bilinmez
Kimi köşk te kimi çul da yatsada.
M. Jele

Erenlerin insana ve yola bakış felsefesi budur. Erenler bilirki, Tanrısal nüvenin zerreleri her insanda vardır. Talipte, Pirde, İqrar bendinde veya İqrar bendi dışında başka insanlar da ve İnançlarda. Hali Erenler bu ise kim kime büyüklük taslayacaktır?
Khureşan Aşiretinin sayılı isimlerinden Rahmetlik Aliyé Qoji nin  oğlu Rahmetlik
Haydar Koç, Baba Mansurların Seyid lerin, torunları yaşındaki çocuklarının dahi elini öperdi.
Çocuklar buna anlam veremez annelerine babalarına sorarlardı.
Hak için İqrarı için öyle davranıyor diye cevap alırlardı.

İqrar kapıları sırası ile olsada, her makam kendi hiyarerşik yerini bilir ama, aralarında büyüklük yükseklik benlik taslama yarışı yoktur. Olduğu yerde Yol’un özelliğine ters düşülür. Ocak mensupları arasında benlik tartışmasına raslandığı dönem, Ocakların işlevsiz hale düşürüldüğü dönemle başlar. Bu da, ocak kültüründen kopuş ve el yordamı ile devam eden süreç demektir.
Alevi yolunda açıktırki,  Talip Piri ni, Pir kendi Piri ni dara kaldırıp sual edebilme hakkına sahiptir. Sorunların gönül rızalığı ile çözülemediği Dar sorgusu hep gidecek bir başka makam bulmuştur. Örneğin Düşkün ocaklarının sorunları iqrar bağları arasında çözüm makamı olması önemli bir örnektir. Dersim Aleviliğin de bir tartışmadır sürüp gider. ‘Falan secere bizimdir Filancalar kendine mal etmiş. Filan makam bizimdir falanca kerametle elde edilmiş’.

EFSANELER NE ANLATIR?
Efsaneler, gerçeklerin anahtarlarını içinde taşıyan bilgi kutularıdır. Bu anahtarları doğru kullanarak bilgi hazinesinin kayıp yaprakları ortaya çıkarılabilir. Yanlış kullanılması halinde, Kuyuya atılan bir taş gibidir. Kuyuya atılan taşı çıkarmak zor olur. Bizim Dersimlilerde ve genel olarak Alevilerde herkes ‘bilge’ Alevilik üzerinde ahkam keser. Bu ahkamcıların yarattıkları bilgi kirliliği adeta bir kuyuyu taşla doldurmaya dönüşüyor. Zaman gelecek bu kuyu bilinçsizce atılan taşlardan temizlenemez ve terkedilir duruma düşürülür.

ALEVİLERDE CİDDİ SORUN.
Alevilikte ciddi sorunlarımızdan biri de, Ceme girmez, Cemi yazar yorum yapar. Pire varmaz, Piri yazar kerametlerini sayar. Mısayıbı yoktur, Mısayıbı yazar yorumlar. Atasının Ocağının adının sanının anlamını deyimlerin etimolojik kökenleri konusunda fikir sahibi olması bir yana doğru telafuz etmesini bilmez, kalkar soy seceresini, kerametlerini yazar. Pir sonumuzu hayır eyleye. Bu gidiş hayra alamet değildir.
Bir araştırmacının, yazarın, Aleviliği yorumlaması başaka, Bir Alevinin ki başkadır. Alevi kalkar benim ata inacımın süreci budur derse ve aslında kendisi bundan habersiz olursa, ciddi tahribatın müsebibi olur.
Adını vermiyeyim. Bir hemşerimiz Ocağını anlatıyor. 1200 lü yıllarda atası ‘Tevsir, Fıkıh, Kelam Dersleri’ veriyormuş taliplerine.  Tevsir, Fıkıh ve Kelam ın hangi Dini düşüncenin ürünü olduğunu bilmiyor. Hangi tarihsel dönemde ortaya çıktığını da bilmiyor elbette.
Bunları getirip Dersimde Bir Ocak a mal ediyor. Al bakalım çık işin içinden.

Örneğin Khureş Baba ya ‘Hacı Khureş’ ünvanı doğru değil yakıştırmadır. Tarih ile biraz haşir neşir olan Dersimliler bu deyimleri rast gele kullanmamalıdırlar.
İkincisi, Baba Mansur ile Baba Khureş arasındaki makam bölüşümü keramet yarışı değil
El ele el Hakka-Hakikate felsefesinin İqrar dönüşünün nedenlerine bakış biçiminde ele almalıyız.
Bir kaç yıl önce Düzgün Baba mekanında Baba Mansurlu  Pir Nesimi ye rastlamıştım.
Sordum.
-Neden Düzgün Babaya Geldin, O senin Ceddinin Talibidir?
Cevap verdi.
-Hazreti Khureş Şah Mansur un Talibidir. Onlar aralarında kapıları ve görevleri bölüşmüşler. Bize her kapı ve her görevli baş tacıdır. Benim birinci tacım Talibimdir. Talip olmazsa ben nasıl olurum?  Varıp hepisine secde olmak Dünya görevimizdir.
Pir Nesimi ilk okul mezunudur. Demekki Aleviliği anlamnın algılamanın ve izah etmenin çağımızın çok okumasından fazla Aleviliği yaşamakla ilgilidir. Yaşıyanları iyi izleyip anlamakla, Toplumun içinde yetişmekle ilgilidir.

firikdede2SEMAH NEYİ ANLATIYOR?
Alevilerin Dini motiflerinden Semah, varoluş felsefesinin en kesintisiz  anlatımıdır. Turna Kuşundan Hz  İlyas a, Yer yüzüne düşen RA-ME yağmur damlasından Alemin temel maddesel ve sırsal kaynağı olan Güneş’e kadar her şeyi içinde anlatan görkemli bir sırr  döngüdür.
Alevilik adına yazan çizen her dosttan ricamdır. Kendi bildiğinizi kimsenin bilmediğini duymadığını zannedip dehai bir tespit gibi sunmayın. Mütevazi olun. Özellikle deyimleri doğru kullanın. Deyimlerin içindeki anlamları anlamaya çalışın.  Yaşlı bir Aleviyi ziyaretgah ta, Ocak ta göz yaşı dökerken gördüğünüzde, sizin gözünüz yaşarmıyorsa, onun inancı üzerine Alevi kimliği ile, Ocak evladı kimliği ile yazmayın.

Mesela Rame ile Sıliye-Şiliye arasındaki farkın ne olduğunu anlamaya çalışmak bize ne kaybettirir? RA-ME nin kökeni üzerinde düşünmek sonuç elde etmek ne zarar verir bize.
Oysa bu deyimlerin inanılmaz bilgi hazinelerinin anahtarları olduğunu anlamak için dilimizi ve mantığımızı iyi kullanmamız yeter.
Aşkı niyaz ile.

Mehmet Gülmez.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder